
Turkish Stories for Turkish Learners
By following these podcasts, you can improve your Turkish language. Equip your headphones and listen to these podcasts in your free time, even while walking, sleeping, driving, cycling, and more. These podcasts will be beneficial in your understanding of the Turkish language. We advise all who learned Turkish at the basic level.
Episodes

Wednesday Aug 09, 2023
Bremen Mızıkacıları / Turkish Stories
Wednesday Aug 09, 2023
Wednesday Aug 09, 2023
Bir zamanlar uzak bir çiftlikte yaşayan çalışkan bir eşek varmış. Bu eşek yıllarca çuvalları değirmene götürüp getirmiş. Yıllar geçmiş. Eşek artık yaşlanmış ve çuval taşıyacak gücü kalmamış. Sahibi onu beslemek istemiyormuş. Eşek, “En iyisi buralardan gitmeli.” diyerek sahibinden ayrılmış. Bremen’e doğru yola çıkmış. Orada çalgıcı olabileceğini düşünüyormuş.Biraz gittikten sonra yolda koşmaktan yorulmuş bir köpekle karşılaşmış. Köpek, “Ben çok yaşlandım. Sahibim beni öldürmek istedi. Canımı zor kurtardım.” demiş. Eşek de “Üzülme! Benimle Bremen’e gel. Beraber şarkı söyleriz.” demiş. Köpek, bu teklife çok sevinmiş ve yola beraber devam etmişler.Yolda bir kediye rastlamışlar. “Burada ne yapıyorsun kedi kardeş? Çok üzgün bir hâlin var.” demişler. Kedi, “Yaşlandım ve artık fare yakalayamıyorum. Evin hanımı bu yüzden beni öldürmek istedi.” demiş. Eşek ve köpek, “Bizimle Bremen’e gel. Beraber şarkı söyleriz.” demiş. Bu teklif kedinin hoşuna gitmiş. Üçü beraber yola devam etmişler.Bir çiftliğin yakınından geçerken karşılarına bir horoz çıkmış. Horoz, çok üzgün görünüyormuş. Eşek, “Horoz kardeş! Niçin bu kadar üzgünsün?” diye sormuş. Horoz, “Akşam sahibimin misafirleri gelecek. Sahibim beni kesip misafirlerine ikram edecek.” demiş. Onlar da “Öyleyse bizimle gel. Bremen’de şarkı söyleriz.” demişler. Horoz da onlara katılmış. Akşam hepsi çok yorulmuş. Bir şeyler yemek ve uyumak için bir yer aramaya başlamışlar. İleridepenceresinden ışık süzülen bir ev görmüşler. Eve yaklaşmışlar. Bir de ne görsünler! Hırsızlar nefis yemeklerle dolu bir sofranın başında yemek yiyorlarmış. Bizimkilerin ağzı sulanmış. Hırsızları evden kaçırmak için bir plan yapmışlar. Birbirlerinin sırtına tırmanmışlar. En altta eşek, onun üstünde köpek, sonra kedi ve en üstte de horoz varmış.Pencereye yaklaşıp bütün güçleriyle bağırmaya başlamışlar. Onları duyan hırsızlar arkalarına bakmadan evden kaçmışlar. Dört arkadaş da sofrada karınlarını doyurmuşlar. Hırsızlar gece eve gelip neler olduğunu anlamakistemişler. İçlerinden birini eve göndermişler. Adam, içeri girince kedi, adamın yüzünü tırmalamış. Adam,kaçmak isterken köpek bacağından ısırmış. Eşek, arka bacaklarıyla tekmelemiş. Horoz da bütüngücüyle ötmeye başlamış. Hırsızlar, arkadaşlarına olanlardan sonra hemen oradan kaçmışlar.Bu ev dört arkadaşın hoşuna gitmiş. Dört arkadaş, Bremen’e gitmekten vazgeçmişler. Orada mutluluk içinde yaşamışlar.Grimm Kardeşler

Wednesday Aug 02, 2023
Keloğlan ve Sihirli Tas / Turkish Stoires
Wednesday Aug 02, 2023
Wednesday Aug 02, 2023
Bir varmış, bir yokmuş. Allah’ın kulu çokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde bir Keloğlan varmış. İhtiyar ve yoksul anası, bu biricik oğlunu “Kel oğlum, keleş oğlum...” diye severmiş.Günlerden bir gün Keloğlan anasından izin alıp balık tutmaya gitmiş. “Belki birkaç balık yakalarım.Anacığımla pişirir, yeriz. Aç karnımızı doyururuz.” diye düşünmüş. Irmağın kenarına gelip oltasını atmış.Öğleye doğru kocaman bir balık tutmuş. Pulları gümüş gibi parlak, gözleri cam gibi aydınlık, güzel migüzel bir balıkmış bu. Keloğlan balığın pullarını kazımış, karnını temizlemek istemiş. Bir de ne görsün!Balığın karnında kocaman bir tas durmuyor mu? Keloğlan bir sevinmiş, bir sevinmiş ki sormayın. “Anama, hem balığı götürürüm hem de tası.” demiş. Tası su ile doldurup balığı yıkamak istemiş. Birden inanılmayacak bir şey olmuş. Tastan boşalttığı sular yere altın olarak dökülüyormuş. Keloğlan çok şaşırmış. Birkaç kere denemiş, tastan hep altın dökülüyormuş. “Bu, sihirli bir tas galiba. Hemen anama haber vereyim.” demiş. Evine koşmuş.
Sihirli tasa küpler dolusu suyu doldurup doldurup boşaltmış. Suyu boşalan küplere de altınları koymuş. Artık ülkenin padişahı bile onun yanında fakir sayılırmış.Keloğlan, günler sonra büyük bir saray yaptırıp oraya taşınmış. Kendisine hizmetçiler tutmuş. Sevdiğive istediği her şeyi alıyor, en güzel yemekleri yiyormuş. Sonunda altınlarının çokluğu onu şımartmayabaşlamış. Gereksiz harcamalar yapmış. “Oğlum, bu işin sonu kötü olabilir.” diye öğüt vermeye çalışananasını bile dinlememiş. “Sihirli tas elimde, ne istersem yapabilirim.” diyormuş. Keloğlan’ın böyle kendinibeğenmesi, şımarması ve hırsa kapılması, insanların ona olan sevgisini azaltmış. Herkes “Eski hâli bundan daha iyiydi. Keloğlan’ın gözünü hırs bürüdü.” demeye başlamış.Keloğlan bir gün, daha çok altın elde etmek için sihirli tasını alıp ırmağın kenarına gelmiş. “Su tükenecek değil ya, bir saray da buraya yaptırayım.” demiş. Açgözlülükle tasını suya daldırmış. Kıyıda biriken altınlar hırsını artırıyormuş. Tası daha hızlı daldırmaya başlamış. Artık altınlardan başka bir şey düşünmüyormuş. Birden tas elinden kayıp suya düşmüş. Keloğlan, onu tutmak için eğilince kendisi de ırmağa yuvarlanmış. Yüzme bilmediği için ırmakta neredeyse boğulacakmış. Bin bir güçlükle kenara çıkmış. Kendisi suda çırpınıp dururken, biriktirdiği altınları hırsızlar çalıp götürmüşler. Tası bulamadığından ağlaya ağlaya anasının yanına dönmüş. Ona, başına gelenleri anlatmış. Yaşlı kadın:– Üzülme yavrum, demiş. Haydan gelen huya gider. Zaten, sen o tası alnının teri, elinin emeği ilekazanmamıştın. Üstelik zenginlik seni iyice şımartmıştı. Böylesi daha iyi oldu. Hiç olmazsa kendini başkalarından üstün görme hastalığından kurtulursun.Keloğlan, bu sözlerle teselli bulmuş. Anasına hak vermiş. O günden sonra da sihirli tası bir daha hiç anmamış.Ahmet Efe

Wednesday Jul 26, 2023
Hayırlı Evlat / Turkish Stories
Wednesday Jul 26, 2023
Wednesday Jul 26, 2023
Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde... Develer tellal iken, pireler berber iken... Uzak ülkelerden birinde zengin bir adam varmış. İhtiyarlayan zengin adam bir gün üç oğlunu yanına çağırmış. Onlara şöyle demiş:– Canım oğullarım! Artık yaşlandım, ne kadar yaşayacağım belli değil. Öldükten sonra mallarım içinkavga etmenizi istemiyorum. Bu yüzden mallarımı ölmeden önce aranızda paylaştıracağım. Her birinizeüç kese altın vereceğim. İstediğiniz yere gidin ve üç yıldan önce dönmeyin. Üç yıl sonra geldiğinizdehanginizin yaptıklarını beğenirsem mallarımı ona vereceğim.Bu sözlerden sonra üç oğul da hazırlıklarını tamamlayıp babalarıyla vedalaşmışlar. Atlarına binipuzaklaşmışlar. Üç delikanlı az gitmiş uz gitmiş, dere tepe düz gitmiş. Önlerine üç ayrı yol çıkmış. Her birifarklı bir yola gitmiş.Üç yılın sonunda hepsi babalarının yanına dönmüş. Büyük kardeş kırk atlı askerle, ortanca kardeşyüz deveyle, küçük kardeş de kırk katırın üstündeki kırk çocukla gelmiş. Hepsi babalarının elini öpmüş.İhtiyar adam:– Sevgili oğullarım, şimdi üç yıldır neler yaptığınızı bana anlatın, demiş.Önce büyük kardeş söze başlamış:– Büyük bir ormanda yaşayan insanlarla tanıştım. Burada kırk yiğidi kendime asker seçtim. Verdiğin paralarla at ve kılıç aldım. Onlara ata binmeyi ve kılıç kullanmayı öğrettim. Senin vereceğin malları onlarla koruyacağım.Sonra ortanca kardeş anlatmaya başlamış:– Bolluk ve bereket içinde bir yere gittim. Senin verdiğin altınlarla yüz deve aldım. Onları burada satıp daha fazla para kazanacağım.Sıra küçük kardeşe gelmiş:– Çok büyük bir ırmağın kenarına gittim. Bu azgın ırmağın nice gelinleri dul, çocukları yetim bıraktığını öğrendim. Verdiğin altınlarla ırmağın üzerine köprü yaptırdım. Yetim kalan kırk çocuğu da yanımda getirdim. Mal ve paralarını kime verirsen yetimlere o baksın.Onlar millete faydalı insanlar olsun. Babası küçük oğlunu yanına çağırmış. Onu yanaklarından öpmüş:– Benim kendi küçük fakat aklı ve gönlü büyük oğlum. Senin yaptığın işi çok beğendim. Bu yüzden mallarımı ve paralarımı sana veriyorum. Büyük ağabeyinin askerleri seni koruyacak. Ortanca ağabeyin de develeriyle verdiğin işleri yapacak. Sen yaptığın işle bunu hak ettin. İki ağabey de küçük kardeşlerini takdir etmişler. Boynuna sarılıp onu kutlamışlar. Üç kardeş o günden sonra mutlu bir hayat yaşamışlar.

Wednesday Jul 19, 2023
Körebe Şarkısı / Turkish Songs
Wednesday Jul 19, 2023
Wednesday Jul 19, 2023
Körebe Şarkısı /Turkish Songs

Saturday Jul 15, 2023
Tek Kollu Şampiyon / Turkish Stories
Saturday Jul 15, 2023
Saturday Jul 15, 2023
Tek Kollu Şampiyon / Turkish Stories

Wednesday Jul 12, 2023
Almanya’da Spor Kültürü / Turkish Stories
Wednesday Jul 12, 2023
Wednesday Jul 12, 2023
Almanya’da Spor Kültürü
Almanlar, sporu seven bir millettir. Sporun dünyada en yaygın olduğu ülkelerden biri de Almanya’dır.Sporun insan hayatına bu kadar girdiği ülkeler çok azdır.Almanya’da altyapıya çok önem verilir. Her yerleşim bölgesinde açık ve kapalı spor salonları vardır.Çocuklar, küçük yaşlardan itibaren spora özendirilir ve desteklenir. Futbol dışında özellikle jimnastik,masa tenisi, voleybol, hentbol, buz hokeyi ve yüzme çok popülerdir. Çocuklar, hafta sonlarını aileleriyle birlikte jimnastik ve yürüyüş yaparak değerlendirirler. Yeni doğan bebekler bile, çocuklar için hazırlanmış havuzlarda anne babalarıyla birlikte havuza girerek suyla tanışırlar. Almanya’da yüzme bilmeyen insan çok azdır.Alman hükümeti, spora çok önem verir. Spora kabiliyeti olan çocuklar 5-6 yaşlarında tespit edilir. Bu çocuklar,küçük yaştan itibaren antrenörler tarafından yetiştirilir. Bu ülkede insanlar, sporun her çeşidini yapma imkânınasahiptir. Gerek olimpiyat oyunlarında gerekse dünya şampiyonalarında Almanya her zaman en üst sıralardadır
Almanlar, sporu zengin olmak ya da meşhur olmak için yapmazlar. Bu ülkede devlet, başarılıolan sporcuları maddi ve manevi yönden destekler. Almanya’da özellikle futbol çok önemli bir spordur. Alman Millî Futbol Takımı; 1954, 1974 ve 1990 Dünya Futbol Şampiyonası’nı kazanmıştır. Ayrıca1972, 1980 ve 1996’da Avrupa futbol şampiyonu olmuştur. Alman futbol kulüpleri, uluslararası şampiyonalarda büyük başarılar elde etmiştir.Almanya’da; Franz Beckenbauer, Sepp Maier, Gerd Müller, Brigel, Jürgen Klinsmann, Michael Ballack gibi efsane futbolcular yetişmiştir. Almanya’nın dünyaya tanıtımında spor çok önemli bir araçtır.DerleyenSezgin Akçay

Saturday Jul 08, 2023
Oyun ve Arkadaşlık / Turkish Stories
Saturday Jul 08, 2023
Saturday Jul 08, 2023
Oyun ve ArkadaşlıkBeyaz Kale, mahallenin en büyük apartmanıydı. Bu apartman, tıpkı bir kaleye benziyordu.Çocuklar, apartmanın çimenle kaplı ön bahçesinde oyun oynayamıyorlardı. Arka bahçe, iki basketbolsahası ve üç küçük salıncağıyla çocukların günlerini geçirdikleri tek yerdi.Beyaz Kale’de oturan çocuklar, yalnız kendi aralarında oyun oynarlardı. Yabancı çocuklarla pek oynamazlardı. İşte bunun için Çetin’in kendini onlara kabul ettirmesi çok zor oldu. Apartmana taşındıklarının ikinci günü bahçeye çıkmış, basketbol oynayan çocuklara katılmak istemişti. Çocuklar, Çetin’i görmezden gelmiş, onun kenarda sessizce durmasına bile aldırmamışlardı. Kimseye belli etmemişti ama Çetin’in canı çok sıkılmıştı.Eve girince anneannesi neler olduğunu hemen anladı. Sevgiyle torununa yaklaştı: “Biraz sağduyu,bol hoşgörü ve sabır. Göreceksin her şey yoluna girecek.” dedi. Çetin’in başını avuçlarının içine aldı.“Arkadaşlıklar zor kazanılır ama bir kazanıldı mı kolay kolay kaybedilmez.”Ertesi gün, kolunun altına kaykayını sıkıştıran Çetin, anneannesinin sözlerini düşünerek asansörebindi. Bahçeye çıkar çıkmaz Korkut yanına geldi. Bahçede hangi oyunları kimlerin oynayacağına hep okarar verirdi. Çetin’e sert bir sesle: “Burada her şey ortaktır.” dedi ve kolunun altındaki kaykayı alıverdi.Arkasında duran Mete’ye uzattı. “Haydi Mete! Biraz dolaş.”Çetin, hiç sesini çıkarmadı. Yürüdü ve az ileride duran basketbol topunu aldı. “İyi, madem her şeyortak, bu top da şimdilik benim.” diyerek oynamaya başladı. Zıplıyor, uçuyor, potaya attığı toplar basketoluyordu. Bütün hünerlerini sergiledikten sonra topu Korkut’a attı. “Kaykayım sizde kalsın, sonra alırım.” dedi ve şarkı söyleyerek oradan uzaklaştı.Günler geçmiş, çocuklarla Çetin arasında güzel bir arkadaşlık oluşmuştu. Çocuklar, oynarken Çetin’i de aralarına çağırıyorlardı. Başta ona sert davranan Korkut da aslında Çetin’i beğeniyordu. Bazen kıskançlığı iyi duygularının önüne geçse de bu duygusunu yenmeyi başarmıştı. Çetin’in de aralarına katılmasıyla artık takım oyunları daha eğlenceli hâle gelmişti. En önemlisi Beyaz Kale’nin çocukları komşu apartmanlarda oturan yaşıtlarıyla da oyun oynuyorlardı. Çetin, hayatından memnundu. Galiba anneannesi haklıydı. Biraz sağ duyu, bol hoşgörü ve sabır her şeyi çözmüştü.Zeynep Cemali

Wednesday Jul 05, 2023
Körebe / Turkish Stories
Wednesday Jul 05, 2023
Wednesday Jul 05, 2023
Körebe
Körebe, geleneksel çocuk oyunlarımız arasında yer alan çok güzel bir oyundur. Günümüzde bu oyun,yalnızca kırsal alanda teknolojik imkânlardan uzak kalmış çocukların oynadığı bir oyun hâline gelmiştir.Gelişen teknolojiyle beraber oyun kültürümüzde ciddi bir değişim yaşandı. Yaygınlaşan bilgisayar oyunları geleneksel çocuk oyunlarımızın yerini aldı. Türkiye’nin her yerinde çocukların sıklıkla oynadıkları bir oyun olan Körebe, bugün maalesef şehirlerde unutulma aşamasına geldi.Peki, geleneksel çocuk oyunlarımız arasında yer alan Körebe nasıl oynanır?Körebe, çocukların grup hâlinde oynadıkları ve eğlenceli vakit geçirdikleri bir oyundur. Körebe olarakadlandırılan oyuncunun gözleri bir mendil veya bez parçası ile bağlanır. Körebe, etrafını göremeyecekduruma gelir. Diğer oyuncular, körebenin etrafında dolaşmaya başlar ve ona dokunurlar. Körebe iseonları yakalamaya çalışır. Körebe, aynı zamanda dokunduğu oyuncunun ismini söylemek zorundadır.Eğer tuttuğu kişinin ismini yanlış söyler ise ebelik devam eder. Doğru ismi söylerse ebelikten kurtulur,yakaladığı oyuncu ebe olarak oyunu sürdürür.Oyun bu şekilde devam eder ve çocuklar neşeli vakit geçirirler.Zambak Türkçe

Saturday Jul 01, 2023

Saturday Jun 24, 2023
İstekler Bir Diller Ayrı / Turkish Stories
Saturday Jun 24, 2023
Saturday Jun 24, 2023
İstekler Bir Diller Ayrı / Turkish Stoires

About Us
Nile Learning Center was established in Egypt in 1998 with the permission of the Egyptian Ministry of National Education. There are two branches of the center for men and women in one of the modern districts of Cairo, Nasr City. For more information please visit our website:
www.nilecenter.org