Turkish Stories for Turkish Learners
By following these podcasts, you can improve your Turkish language. Equip your headphones and listen to these podcasts in your free time, even while walking, sleeping, driving, cycling, and more. These podcasts will be beneficial in your understanding of the Turkish language. We advise all who learned Turkish at the basic level.
Episodes
Thursday Apr 28, 2022
Maç Doksan Dakika Dostluk Ebedi / Turkish Stories B1
Thursday Apr 28, 2022
Thursday Apr 28, 2022
Turkish Stories for Learner Turkish
Maç Doksan Dakika Dostluk Ebedi
Japonya ve Güney Kore’de oynanan 2002 Dünya Kupası maçlarını milyarlarca insan seyretti. Türk Millî Futbol Takımı’nın bütün maçlarında, Güney Kore halkı ellerinde Türk bayraklarıyla statları doldurdu. Kendi takımları gibi Türk Millî Takımı’nı da desteklediler. Elbette bu samimi dostluk, bütün dünyanın ilgisini çekti.
Hiç şüphesiz turnuvanın en ilginç karşılaşması Güney Kore-Türkiye arasında oynanan üçüncülük maçıydı. Bu maçta Güney Koreli seyirciler, bir elinde kendi, diğerinde Türk bayraklarıyla her iki takımın oyuncularını büyük bir coşkuyla desteklediler. Maç, Türkiye’nin 3-2 üstünlüğü ile sonuçlanmıştı. Güney Koreliler, maçın galibi Türk oyuncuları alkışlarken bir yandan da tribünlerde dev bir Türk bayrağı açtılar. Ardından yine dev bir Güney Kore bayrağı tribünlerde dalgalanmaya başladı. Dünya tarihinde eşi görülmemiş muhteşem bir olaydı bu. Böylece Güney Koreliler, Türklere tarihten gelen sevgilerini en güzel şekilde gösterdiler. Elbette Türk futbolcuları bu sevgiyi karşılıksız bırakmadı. Türk Millî Takımı’nın oyuncuları Koreli oyuncularla kol kola girerek seyircileri Güney Kore geleneklerine göre selamladı. Türk futbolcuları, Güney Kore ve Türk bayrağı ile sahada tur attı. Bu karşılıklı centilmenlik, seyirciyi daha da coşturdu. Spor, sevgi ve dostluğu güçlendiren bir olay olmuştu. Maçı seyreden bütün dünya bu güzellikleri ilgiyle izledi ve takdir etti. Türkiye’den binlerce kilometre uzaklıkta gerçekleşen bu dostluk ve sevgi gösterisini Türk milleti sevinç içinde seyretti.
Dostluk ve sevinç duyguları Güney Kore ve Türkiye arasında oynanan maçta bir kez daha hissedildi.
Monday Apr 25, 2022
Spor Yapıyoruz / Turkish Stories B1
Monday Apr 25, 2022
Monday Apr 25, 2022
Turkish Stories for Learner Turkish
Spor Yapıyoruz
Spor, günümüzde insanların en önemli ilgi alanlarından biridir. Boş zamanlarımızı spor yaparak, televizyonda spor karşılaşmalarını izleyerek ya da gazetelerdeki spor haberlerini okuyarak geçiririz. Spor yapmak da spor yapanları izlemek de kendimizi iyi hissetmemizi sağlar.Spor yapmaya çok küçük yaşlarda başlayıp bu alışkanlığımızı ileri yaşlara kadar sürdürebiliriz. Sağlığımız açısından spor yapmanın faydaları çoktur. Özellikle çocukluk ve gençlik dönemlerinde sporu, daha çok eğlenmek ve arkadaşlarımızla güzel vakit geçirmek için yaparız.Oyun, spora başlangıç olarak kabul edilir. Hatta çoğu zaman, oyun oynayarak spor yaparız. Ama sporun, oyundan farklı olarak bazı kuralları vardır. Size şu ana kadar sporun ne olduğu ve sporun yararları hakkında bilgi verdik. Peki, “Spor yapmaya ne zaman başladık?”Spor, insanlık tarihinin ilk dönemlerine kadar uzanır. Fransa’da bulunan MÖ. 3.000’den kalma duvar resimleri ve Libya’da bulunan Taş Devri’nden kalma ok atan ya da yüzen insan resimleri bize sporun tarihi konusunda bilgiler vermektedir. Tüm medeniyetlerde sporun yeri büyüktür. Ancak modern anlamda sporun başlangıcı olarak Eski Yunan’da yapılan olimpiyatlar kabul edilir. Yiyecek bulabilmek ve hayatta kalabilmek için yapılan bazı etkinlikler zaman içinde eğlence ve yarış hâline dönüşmüştür.Günümüzde sporla ilgili birçok sınıflandırma yapılmaktadır. Bu sınıflandırmanın en önemlisi yaz ve kış sporlarıdır. Bunlar da açık hava sporları, salon sporları, su sporları, doğa sporları gibi birçok farklı alt sınıfa ayrılmaktadır.Yarışma sporlarına koşu, kayak, araba yarışı; karşılaşma sporlarına futbol, voleybol, karate, tenis örnek verilebilir. Ayrıca okçuluk, golf gibi bireysel başarıya dayanan sporlarla jimnastik ve halter gibi güce dayalı sporlar da bulunmaktadır.Spor yapmanın sağlıklı bir yaşam için önemi büyüktür. Spor, kalp hastalıklarına ya da aşırı şişmanlık gibi rahatsızlıklara yakalanmamızı önleyebilir. Ayrıca spor yapmak stresimizin azalmasını sağlar. Spor, olumlu alışkanlıklar kazanmamıza, düzenli ve başarılı bir yaşam sürmemize yardımcı olur.
Kendini Test Et. İnteraktif Videoları İzle - Takip et - Düşün - Bilmediğin kelimeleri araştır - sorulara cevap ver - Spor Yapıyoruz: https://nilecenter.org/turkce-ogreniyorum-b1-ders-14/
Friday Apr 22, 2022
Bayramlardaki Gerçek Mutluluk / Turkish Stories B1
Friday Apr 22, 2022
Friday Apr 22, 2022
Turkish Stories for Learner Turkish
Bayramlardaki Gerçek Mutluluk
Okullar yarı yıl tatiline girmeden önce son derste öğretmenimiz bize bazı ödevler verdi. Sonra bir ara: “Çocuklar! Bayram denince aklınıza neler geliyor?” diye sordu. Emine: “Yeni elbiseler, ayakkabılar.” dedi. Ali: “Tabi ki para öğretmenim.” dedi. Ayşe ise: “Misafir.” dedi.
Öğretmenimiz güldü ve “Peki, benim ne düşündüğümü öğrenmek ister misiniz?” diye sordu. Hepimiz birden “Eveeeet!” dedik. “Bence bayram; sevinç, mutluluk, birlik ve beraberlik demektir. Küskünlerin barışması demektir.” dedi. Sınıfta herkes sustu. Öğretmenimiz: “İster misiniz çocuklar, bir kampanya başlatalım. Küskünleri barıştırma kampanyası.” Hepimiz öğretmenimize baktık. Bu fikir hepimize ilginç gelmişti. Güzel bir fikirdi. “Kim çevresindeki küsmüş, darılmış insanları barıştırırsa güzel bir iş yapmış olur.” dedi. “Var mısınız çocuklar?” Hepimiz büyük bir heyecanla “Varız, öğretmenim!” dedik.
Sonra arkadaşlarla vedalaşıp ayrıldık. Eve dönerken, arkadaşım Emine ile kimleri barıştıracağımızı düşünmeye başladık. Aklımıza bir süredir birbirleriyle dargın olan komşumuz Ayşe teyze ile Hilal teyze geldi. Neden dargın olduklarını bilmiyorduk. Ama önemli olan bu insanları barıştırmaktı. Akşam düşünmek üzere Emine ile ayrıldık. Eve gelince düşünceli hâlimden bir şeyler olduğunu anlayan annem meseleyi sordu, ben de anlattım. Annem çok mutlu oldu. “İstersen akşam Emineler’e gidelim, ne yapacağımıza karar verelim, oldu mu canım kızım?” dedi.
Akşam Eminelerde bu meseleyi konuştuk ve bir plan yaptık. Ertesi sabah Ayşe teyzeyi bize kahvaltıya çağıracağız. Emineler de Hilal teyzeyi alıp bize gelecekler. Orada, ne yapıp edip, büyüklerimiz Ayşe teyze ile Hilal teyzeyi barıştıracaklar. Biz de Kurban Bayramı’nı huzur içinde geçireceğiz.
Ertesi sabah, çok heyecanlıydım. Bize, önce Ayşe teyze daha sonra da Eminelerle Hilal teyze geldi. Komşularımız birbirlerini görünce bir sessizlik oldu. Annem “Hadi, sofraya buyrun!” dedi. Hep birlikte sofraya oturduk. Ben hemen konuya girdim:
– Bayramlarda küslük olmaz. Bayramlar, sevgi ve barış günleridir. Sizlerin barışmasını istiyoruz, dedim. Onlar da bizi kırmadılar. Zaten barışmak istiyorlarmış; ama bir türlü birbirlerine söyleyemiyorlarmış. Kalkıp kucaklaştılar. Bizlere de çok teşekkür ettiler. Emine ile ben çok sevinçliydik. Biz de onların bayramlarını ellerini öperek kutladık. Tabii ki harçlıklarımızı vermeyi de unutmadılar!
Tuesday Apr 19, 2022
Anneler Günü / Turkish Stories B1
Tuesday Apr 19, 2022
Tuesday Apr 19, 2022
Turkish Stories for Learner TurkishAnneler Günü
Anne ve anneliğin, eskiden beri, bütün dünyada saygın bir yeri vardır. Hemen her çağda, bütün milletler, anneye duyulan saygıyı, bayramlarla göstermek istemişlerdir.Bugün kutlanan “Anneler Günü” Amerika Birleşik Devletleri’nde yaşanan bir olaydan sonra ortaya çıkmıştır.Filadelfiya’da, annesiyle birlikte Jarvis adında bir kız yaşıyordu. Jarvis’in annesi, 9 Mayıs 1886’da aniden öldü. Başka kimsesi olmayan kız, bu olaya çok üzüldü. İçinde yaşama isteği kalmadı. Ne yapacağını bilemiyordu. Karamsarlık içindeyken, komşularından biri, Jarvis’e yardımcı olmaya çalıştı. Ona dostça öğütler verdi. Jarvis, bu dostluktan ve öğütlerden etkilendi. Komşusunun özellikle şu sözleri onu çok etkiledi. “İnsanlar doğar, yaşar ve ölür. Bu Allah’ın kanunudur.”Jarvis, karamsarlıktan kurtuldu. Dünyayı daha aydınlık görmeye başladı. Annesinikaybeden yalnız kendisi değildi. Ölmüş olsa bile, annesinin sıcaklığı, ona duyulan derin sevgi, sürekli bir yaşama sevincine dönüşebilirdi. Aynı şey başkaları için de geçerliydi.Aklına şu düşünce geldi: Yılda bir kez, ölen anneleri hatırlamak ve yaşayanları kutlamak.Jarvis, bundan sonra annesini sevgiyle hatırlamaya başladı. Hemen her gün mezarına çiçek götürdü. Arkadaşları ve yakınları, Jarvis’in bu davranışını yıl boyu ilgiyle izlediler.Aradan bir yıl geçti. Arkadaşları, ellerinde beyaz karanfillerle Jarvis’e geldiler. Jarvis, bu ziyaretten çok mutlu oldu. Arkadaşlarına şöyle dedi:“Bir yıl içinde yaşadıklarım bana şunu öğretti: Dünyada anne sevgisinin yerini tutacak hiçbir sevgi yoktur. Yılın bir gününü annelerimize ayıralım. O günü, annelerimizin sıcak anılarıyla dolduralım, onlarla yaşayalım. Böylece annelerimize karşı olan sevgimizi göstermiş oluruz.”Jarvis’in bu düşüncesi, çok beğenildi. Birlikte belediye başkanına gidip bu fikri ona da anlattılar. Başkan da fikri kabul etti. Bu fikir, gazetelere ve yazarlara iletildi. Jarvis ve arkadaşlarının çalışmaları, kısa süre içinde bütün Filadelfiya halkı tarafından duyulup kabul edildi. İlk kutlama orada yapıldı. Ardından öteki eyaletlerde de Anneler Günü kutlanmaya başlandı.1908 yılı mayıs ayının ikinci pazar günü kutlanan Anneler Günü’yle, bu gelenek bütün Amerika’ya yayılmış oldu.9 Mayıs 1914’te, ABD Kongresi bu günün “Anneler Günü” olarak kutlanmasını kararlaştırdı. Bu kararı 43 ülke daha izledi. Sonraki yıllarda, buna öteki devletler de katıldı. Böylece “Anneler Günü” dünyaya yayıldı. Jarvis, bu gelişmeleri mutlulukla izledi. 1948 yılında öldüğünde 84 yaşındaydı.
Kendini Test Et. İnteraktif Videoları İzle - Takip et - Düşün - Bilmediğin kelimeleri araştır - sorulara cevap ver - Anneler Günü: https://nilecenter.org/turkce-ogreniyorum-b1-ders-13/
Saturday Apr 16, 2022
Mimar Sinan / Turkish Stories B1
Saturday Apr 16, 2022
Saturday Apr 16, 2022
Turkish Stories for Learner TurkishMimar Sinan
Dünyanın en büyük mimarlarındandır. Kayseri’de doğdu. Fakir bir ailenin çocuğuydu. İlk öğrenimini köyünde yaptı. Çocukluk döneminde bağda, bahçede, tarlada, çalışarak ailesine yardımcı oluyordu. Ayrıca ilimde de ilerlemek istiyordu. Ailesi fakir olduğu için şehre gidip okuyamamıştı. Fakat Sinan kendisini yetiştirmesini bildi.
Sinan, daha çocukken mimarlığa merak sarmıştı. Dere kenarında oynarken topraktan evler ve köprüler yapıyordu. Saraylar, okullar inşa ediyordu. Çevresindeki çocuklarla oynarken o, hep usta oluyordu. Ayrıca kılıç kullanmasını ve ata binmesini de iyi öğrenmişti. Artık köyde kalmak istemiyordu. Orduya girmek, savaşa katılmak istiyordu. İsteği ancak yirmi yaşındayken gerçekleşti. Orduda yaptığı hizmetlerle kendisini herkese tanıtmıştı. Nehirler üzerine yaptığı köprülerle askerlerin karşıya geçmesini sağlıyordu.
Başmimar olarak göreve başladıktan sonra bütün dünyanın hayranlığını kazanan eserler yapmıştır. Onun asırlar önce yaptığı hanlar, köprüler, camiler, aş evleri hâlâ ayaktadır.
Sinan 84 cami, 52 mescit, 57 medrese, 7 okul, 22 türbe, 7 su kemeri, 8 köprü, 20 kervansaray, 35 köşk ve saray, 48 hamam olmak üzere 350’den fazla eser yapmıştır. Mimar Sinan, öldükten sonra Sultanahmet Camisini ve Hindistan’daki dünyaca meşhur Tac Mahal’i de onun öğrencileri yapmıştır.
Bugün Selimiye, Süleymaniye ve Şehzadebaşı camilerini görünce Mimar Sinan’ı hatırlamamak mümkün değildir. Günümüzde onun eserlerini gören mimarlar bu eserlere hayran kalmaktadır.
Atatürk, onunla ilgili bilimsel araştırmaların başlatılmasını istemiştir. 1982’de İstanbul’da Devlet Güzel Sanatlar Akademisi olarak açılan üniversiteye Mimar Sinan Üniversitesi adı verilmiştir.
Wednesday Apr 13, 2022
Nasrettin Hoca / Turkish Stories B1
Wednesday Apr 13, 2022
Wednesday Apr 13, 2022
Turkish Stories for Learner Turkish
Nasrettin Hoca
Bütün tarihî kişiler ölümlerinden sonra da yaptıkları işlerle hatırlanır. Mesela; Mimar Sinan eserleriyle, Marco Polo seyahatleriyle, Tolstoy yazdığı romanlarla, Albert Einstein bilime olan katkılarıyla bilinirken Nasrettin Hoca ise fıkralarıyla tanınmıştır. Nasrettin Hoca, bundan yedi yüz yıl kadar önce Eskişehir’in Sivrihisar ilçesinde doğmuş, Akşehir’de yaşamış ve yine orada ölmüştür. Nasrettin Hoca’nın fıkraları insanlara ders verir ve bir anlam taşır. Bu yüzden halkın gözünde değer kazanmıştır. Nasrettin Hoca, fıkralarında bilgili, açıkgöz, kurnaz, utangaç ve vurdumduymaz kişiliklerde görülür.Günümüzdeki Nasrettin Hoca fıkralarında, onun doğumundan önceki ve ölümünden sonraki olaylarda da adının geçtiği görülmektedir. Bu durum, fıkralarda anlatılan bazı olayların Nasrettin Hoca tarafından yaşanmadığını göstermektedir.Mesela; onun kendisinden en az yetmiş yıl sonra yaşamış olan Timur’la konuştuğu, birkaç yerde birlikte görüldüğü anlatılmaktadır. Türkçenin konuşulduğu her yerde Nasrettin Hoca’nın fıkraları anlatılmaktadır. Nasrettin Hoca fıkraları birçok dile çevrilmiştir. Fıkraların hepsinin bir anlamı vardır. Bu anlam o zamanki insanların yaşantısını göstermektedir. Bu fıkralarda Nasrettin Hoca, zeki, hazırcevap ve sempatik bir insandır. Her fıkrada Hoca’ya ait bir nükte vardır. Fıkralar arasında Hoca’ya ait olmayanlar da vardır. Bunun nedeni insanların Hoca’yı çok sevmeleri ve onu efsaneleştirmeleridir. İşte Nasrettin Hoca’nın zekiliğini ve hazırcevaplılığın gösteren fıkralardan ikisi:
BU DA DÜŞÜNÜRNasrettin Hoca bir gün, pazarda bir papağan görür.Satıcı:– Haydi, on altına satıyorum, bu papağanı alacak yok mu, diye bağırır.Hoca, satıcıya:– Bu küçük kuş on altın eder mi, der.Satıcı, kızar ve Hoca’ya şöyle seslenir:– Hocam, o çok farklı bir kuştur. Adı papağandır.O insan gibi konuşabilir. Hoca kümese gider ve bir hindi alır. Tekrar pazara gelir.– Hindi var. 20 altın. Hindi var... diye bağırır.Müşterilerden birisi:– Aman Hocam! Olur mu? Bir hindi hiç yirmi altın eder mi, der.Nasrettin Hoca papağanı gösterir:– Şu küçük kuşa on altın istiyorlar. Niçin benim bu hindim yirmi altın etmesin?Adam şöyle der:– Hocam o küçük kuş, insan gibi konuşur. Normal bir kuş değil.Nasrettin Hoca da:– O papağan konuşuyorsa, bizim hindimiz de düşünür, der.
GÜRÜLTÜKomşusu Hoca’ya:– Hocam sizin evden dün gece bir ses geldi, ne oldu, diye sorar.– Hiç! Ne olsun, benim kürk merdivenden düştü.– Ama Hocam kürkten bu kadar çok ses çıkar mı?– Çıkar elbette, çünkü içinde ben de vardım, der.
Kendini Test Et. İnteraktif Videoları İzle - Takip et - Düşün - Bilmediğin kelimeleri araştır - sorulara cevap ver - Nasrettin Hoca: https://nilecenter.org/turkce-ogreniyorum-b1-ders-12/
Sunday Apr 10, 2022
Padişah İle İhtiyar / Turkish Stories B1
Sunday Apr 10, 2022
Sunday Apr 10, 2022
Turkish Stories for Learner Turkish
Padişah İle İhtiyar
Padişah, kıyafet değiştirip vezirleri ile birlikte ülkede dolaşırken bahçesine hurma fidanları diken bir ihtiyar görür. Selam verip yanına yaklaşır ve aralarında şu konuşma geçer:
– Kolay gelsin, ne yapıyorsun böyle?
– Hurma fidanları dikiyorum.
– Peki, bu diktiğin hurma fidanları ne zaman büyür ve meyve vermeye başlar?
– Kim bilir belki on, belki yirmi sene sonra yetişir ve meyve vermeye başlar.
– Peki, onların meyvelerini görebilecek misin?
– Bu yaşlı hâlimle görmem mümkün değil. Bizden öncekilerin diktikleri ağaçların meyvelerini biz yedik. Biz de bizden sonrakilerin istifade etmeleri için bu hurma fidanlarını dikiyoruz.
Bu cevap Padişahın hoşuna gider ve ihtiyara bir kese altın verir. İhtiyar, Allah’a şükreder ve “Diktiğim ağaçlar hemen meyve verdi.” der.
Bu söz üzerine padişah ihtiyara bir kese daha altın verir. İhtiyar, yine Allah’a şükreder ve “Herkesin diktiği meyve ağaçları yılda bir defa meyve verir. Benim diktiğim fidan hemen meyve verdi. Hem de iki defa ürün verdi.” der.
Thursday Apr 07, 2022
Fındık / Turkish Stories B1
Thursday Apr 07, 2022
Thursday Apr 07, 2022
Turkish Stories for Learner Turkish
Fındık
Türkiye’nin yün, pamuk ve ipek halılarının dünyaca ünlü olduğunu herkes bilir. Peki fındık halılarını biliyor musunuz? Bu soruyu ancak Karadeniz’e gidenler bilir.Bu yaz ağustos ayında Karadeniz’e gittim. Orada Türkiye’nin fındık halılarını gördüm. Ünye’ye yaklaştıkça yol boyu sağlı sollu dizilmiş kahverengi kümeler dikkatimi çekti. Bunların ne olduklarını önce anlayamadım. Daha sonra bu kümelerin, güneşte kurumaları için kaldırımlara serilmiş fındıklar olduğunu anladım. Yolun her iki yanında kilometrelerce uzayıp giden bu fındıklar, kaldırıma serilmiş halı görüntüsü oluşturuyordu. Rize’nin doğusuna kadar sadece kaldırımlara değil yol kenarındaki her yere serilmişti. 300 kilometre uzunluğundaki “fındık halı” Türkiye’deki fındık üretiminin sadece bir bölümüydü. Karadeniz’in doğusuna doğru ilerledikçe fındık bahçelerinden sırtında çuvallarla çıkan insanlar görülüyordu. Onlar, fındıkları kuruması için, açık alanlara sermeye götürüyorlardı. Şehirlerde, işleri fındık satın almak ya da satmak, fındık kırmak, fındık işlemek olan yüzlerce fabrika ve iş yeri vardı.Araştırmalar, Türkiye’de sekiz milyondan fazla kişinin geçimini, fındıktan sağladığını göstermektedir. Karadeniz fındığı, 85 ülkeye ihraç edilmektedir. Türkiye fındık üretiminde dünyada “1 numara” olarak kabul edilmektedir. Türkiye dünya fındığının yüzde yetmişinden fazlasını üretmektedir. Dünya fındık üretiminin yüzde otuzunu ise İtalya, Fransa, İspanya ve Amerika Birleşik Devletleri yapmaktadır. Fındık, 2400 yıllık bir tarihe sahiptir. Bölgenin ılıman iklimi ve Karadeniz Bölgesinde bulunan dağların yamaçları fındık ağaçları için en uygun ortamı oluşturmaktadır. Fındık ağaçları çiçeklerini kışın açar.Meyvesini ise ancak ağustos ayında verir. Fındık, tüm dünyada çikolata ürünleri, pasta, şekerleme ve kurabiyelerde kullanılmaktadır.
Kendini Test Et. İnteraktif Videoları İzle - Takip et - Düşün - Bilmediğin kelimeleri araştır - sorulara cevap ver - Fındık: https://nilecenter.org/turkce-ogreniyorum-b1-ders-11/
Monday Apr 04, 2022
Boş Zamanlarınızda Spor Yapın / Turkish Stories B1
Monday Apr 04, 2022
Monday Apr 04, 2022
Turkish Stories for Learner Turkish
Boş Zamanlarınızda Spor Yapın
Boş zamanları güzel değerlendirmenin bir yolu da spor yapmaktır. Formda kalmak için yapılan spor çeşitlerine her gün bir yenisi ekleniyor. Ancak hiçbiri, özel bir bilgi ve bir takım gerektirmeyen yürüyüşün yerini tutamıyor. Yürüyüş için özel bir kulübe katılmanız ya da rakip bulmanız gerekmiyor. Belli bir hava şartına ve özel bir yere ihtiyacınız yok. Üstelik sakatlanma riski de çok düşük. Hepsinden önemlisi yürürken bir kıyafet giymeniz de şart değil.
Temiz havada yürüyüş yapmak, sağlık açısından çok önemlidir. Hem güneşten faydalanıp kemiklerinizi güçlendirmek, hem de ciğerlerinize temiz hava depolamak için yürüyüşten daha güzel bir spor yoktur. Öyleyse bu ucuz ve zevkli sporu yapmak için ne bekliyorsunuz?
Su ve yüzme, asırlardan beri şifa kaynağı olmuştur. Yüzme, çeşitli hastalıkların iyileştirilmesinden stres atmaya; fazla kilolardan kurtulmaktan vücudu formda tutmaya kadar çok geniş bir alanda insanlara fayda sağlamıştır. Yüzme, dört mevsim sağlıklı yaşamın da anahtarıdır. Her yaş döneminde vücudun tamamını çalıştıran en ideal spor yüzmedir.
Friday Apr 01, 2022
Origami - Ebru Sanatı / Turkish Stories B1
Friday Apr 01, 2022
Friday Apr 01, 2022
Turkish Stories for Learner Turkish
Origami
Origami boş zamanlarınızı değerlendirirken hem dinlenebileceğiniz hem de sanatsal ürünler ortaya çıkarabileceğiniz bir hobidir. Origami ilk defa Japon Kraliyet Sarayı’nda ortaya çıkmış, sonra da bütün dünyaya yayılmış kâğıt katlama sanatıdır.Origami bir kâğıdı katlayarak, figürler oluşturma sanatıdır. Origami ile kuş, hayvan, böcek, çiçek ve insan figürü gibi daha pek çok nesne oluşturulabilir. Origamide kesme ve yapıştırma yoktur. Origamide bütün şekiller daima kâğıt bir kareden çıkar. Gerisi hazır modelleri yapmanıza ve hayal gücünüze bağlıdır.Origami, genellikle kâğıdın bükülüp katlanmasıyla ortaya konur. Origami kelimesinin kökü Japonca’ya dayanır. Oru, katlamak; kami ise kâğıt demektir.Bu sanat, bütün dünyada çok sevilmiş ve dünyanın her yerinde ilgiyle takip edilen bir hobi hâline gelmiştir.
Ebru Sanatı
Ebru sanatı, geleneksel Türk el sanatlarının en önemlilerinden birisidir. Su üzerine sıvı boya serpiştirilir ve şekiller oluşturulur. Ebru ustası bu şekillerden değişik figürler meydana getirir. Ebru sanatı bu figürlerin kâğıda aktarılmasıdır.Ebru sanatının ilk kez ne zaman ve nerede yapıldığı tam olarak bilinmemektedir. Bugün bilenen en eski ebru, 1595 yılına aittir.Ebru, kâğıt süsleme sanatlarının en önemlilerinden birisidir. Ebru, renklerin suyla meydana getirdiği bir ahenktir.Zor ve emek isteyen bir sanat olan ebru, geri dönüşü olmayan, tekrarı olmayan bir sanattır. Birçok eski eserde süsleme amacıyla kullanılmıştır. Ebru, geleneksel el sanatlarından olmasına rağmen yakın zamana kadar unutulma tehlikesi ile karşı karşıyaydı. Ancak son yıllarda bu sanata olan ilgi artmıştır.Ebru sanatı; kitap kaplama, duvar süsleme gibi işlerde kullanılır. Ayrıca tablo olarak yaşadığımız mekânları da süslemektedir.
Kendini Test Et. İnteraktif Videoları İzle - Takip et - Düşün - Bilmediğin kelimeleri araştır - sorulara cevap ver - Origami - Ebru Sanatı: https://nilecenter.org/turkce-ogreniyorum-b1-ders-10/
About Us
Nile Learning Center was established in Egypt in 1998 with the permission of the Egyptian Ministry of National Education. There are two branches of the center for men and women in one of the modern districts of Cairo, Nasr City. For more information please visit our website:
www.nilecenter.org