Elma Çekirdeği
Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, ülkelerden birinde bir Keloğlan varmış. Günün birinde, bir kibrit çubuğu çalmış. Tutup hapishaneye atmışlar. Keloğlan gardiyanı çağırmış:
“Beni hâkime götürür müsün?”
“Niçin?”
“Kendisine çok değerli bir hediye vereceğim.”
Gardiyan, Keloğlan’ın isteğini kabul etmiş. Birlikte hâkimin huzuruna çıkmışlar. Hâkim, gardiyanı dışarı çıkarmış. Keloğlana, “Konuş!” demiş.
Keloğlan, sırıtarak:
“Efendim, size güzel ve değerli bir hediye getirdim.” demiş.
Hâkimin ağzı kulaklarına varmış:
“Gerçek mi söylüyorsun Keloğlan? Göster hele şu hediyeni!”
Keloğlan, avucunun içini açmış, bir elma çekirdeği göstermiş. Hâkim çok öfkelenmiş. Ağzına geleni söylemiş. Fakat Keloğlan çok pişkinmiş.
“Hâkim efendi, hemen kızma bana. Bu çekirdeği dikeceksin, büyüyecek ve sana altın elmalar verecek…”
Hâkim, hemen Keloğlan’ın avucuna sarılmış ve haydi ver bakalım.” demiş.
Ama Keloğlan çekirdeği vermeden önce şöyle demiş:
“Bu çekirdeğin büyüyünce altın vermesi için, elinizin hiç harama değmemiş, boğazınızdan da hiç haram lokma geçmemiş olması gerekir.”
Hâkim efendinin sevinci kursağında kalmış:
“İşine git Keloğlan!” diyerek onu huzurundan kovmuş.
Keloğlan, kapıdan çıkarken, polisle karşılaşmış. Adam, Keloğlan’ı yaka paça tutup yeniden hâkimin huzuruna çıkarmaya kalkmış. Keloğlan, biraz korkmuş ve şöyle demiş:
“Beni oraya götürme, şu elma çekirdeğini sana vereyim.”
Polis, Keloğlan’a çıkışmış:
“Benimle dalga geçiyorsun öyle mi? Şimdi sana dünyanın kaç bucak olduğunu gösteririm.” demiş. Keloğlan, bakmış durum tehlikeli:
“Dur hele, dur polis efendi. Önce beni dinle. Bu çekirdeği ekeceksin, büyüdüğü zaman sana altın
elmalar verecek. Ama hiç haram yememiş olacaksın.”
Polis:
“Ben küçükken komşunun bir yumurtasını çalmıştım.” diyerek elma çekirdeğini almamış.
Keloğlan, bu sefer baş hâkime gitmiş. Ona da aynı teklifi yapmış. Ama o da ötekilerin söylediğini söylemiş. Boğazından haram lokma geçtiğini söyleyip, Keloğlan’ı başından kovmuş.
Keloğlan usanmamış, şehrin valisine gitmiş. Aynı şeyleri söyleyerek elma çekirdeğini vermek istememiş.
Vali:
“Oğlum, sen haram yememiş birini zor bulursun. Hiç boşuna dolaşıp durma.” diyerek Keloğlan’ı başından savmış.
Keloğlan, varmış bir göl kenarına, elma çekirdeğini atmış suya. Bir yandan da:
“Adaletin bu mu dünya? Ben, bir kibrit çubuğu çaldım diye hapse atıldım. Ülkenin başındakiler, ülkenin insanını soyarlar. Bu nasıl iştir…” diye kendi kendine söylenmiş. Onlar ermiş muradına. Biz çıkalım kerevetine.
Türk Masalları
Comments (0)
To leave or reply to comments, please download free Podbean or
No Comments
To leave or reply to comments,
please download free Podbean App.